Hala aynı tas, aynı hamam. Değişen sadece şahıslar. İktidar olmak için, daha çok oyalamak uğruna kullanılan yöntemler hiç değişmiyor. Geçmişe bakarsak bazı siyasetçilerin ortaya attıkları “sağcılık, solculuk” sözü binlerce gencimizin canına mal olmuştur. Hatta şiirlere konu olacak şekilde “ortanın solu, Moskova’nın yolu” şeklinde nice ifadeler kullanılmıştır. Öbür tarafta birileri çıkmış “Amerikan uşakları, siyonizmin hizmetçileri” diyerek bir kesimi aşağılamışlardır. Karşılıklı kutuplaşmalar devam etmiştir. İşlerin ayarını yapanları, dozunu ayarlayanlar vakti saati geldiğinde düğmeye basmışlar ve yerlerini almışlardır. Yakışık olmayan, çirkin olan şey ise “Siyasetçilerimizin topluma, gençliğimize kötü örnek olmalarıdır. Devamlı olarak toplumu kutuplaştıranlar siyaset adamları olmuşlardır.” Maalesef aynı hatalar bugünde devam etmektedir. Siyasi nezaket, siyasi üslup ve siyasi ahlak ayaklar altına alınmaktadır. Türkiye Büyük Millet Meclisi açıldığı günden itibaren tutanaklara bu derece çirkin ve düşük ifadelerin kullanıldığına şahit olmamız mümkün değildir. Türkiye Büyük Millet Meclisi Zabıt ceridesi 9’cu dönem, birinci ciltteki 965 ve 970’ci sayfalar bu konuda açık örneklerdir. 5677 numaraları Af kanunu 14 Temmuz 1950 günkü birleşimde görüşülürken, Türk milliyetçiliği tarihinde ve bilhassa Türkiye’de, Milli Eğitim sahasında komünizmle mücadelede büyük yeri bulunan rahmetli Tevfik İleri, Ulaştırma Bakanı çok sert bir konuşma yapmıştır. Mecliste dakikalarca alkışlanmıştır. Ancak bugünkü gibi çirkin ifadeler kullanmamıştır. Hatta Remzi Oğuz Arık şöyle diyordu. “Burada bir isim zikredildi. Nazım Hikmet’ten bahsedildi. Ben onun vatanperver olduğu fikrine iştirak etmiyorum. Bütün ömrü boyunca komünizmi terennüm eden bir insanı bize Türk milliyetperveri olarak tanıtmak istiyorlar” diyordu. Tokat Milletvekili Ahmet Gürkan ise “Arkadaşlarım komünizmden bahsetmiyorum. Moskovozimden bahsediyorum. Evet bu uğursuz kızıl kuduz, Türk Milleti’ni ısırmak için hırlarken, onun ağzından sızan salyaları yalanları elbette cezalandıracağız” diye gürlüyordu. Tevfik İleri ise “Arkadaşlar benim yeminim var. Söz söylemek mecburiyetindeyim. Ben suçların en büyüğünü bu mübarek vatana ihanet görürüm. Her suçluyu affedelim amma, vatana ve millete ihanet edenleri asla affetmeyelim” diyor ve alkışlar bitmiyor. Dikkat edilirse milletvekillerinin, siyasetçilerin ağızlarından çirkin ve kaba sözler çıkmıyor. Siyasetçiler topluma iyi örnek olmalıdır.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
ZEKERİYA KILIÇ
SİYASETÇİLER KÖTÜ ÖRNEK OLUYORLAR