Sevgili okuyucularım. Takriben 16 ay aradan sonra sizlerle buluşma imkanını bahşeden yüce Rabbimize sonsuz hamdüsenalar olsun. Selat ve selam şanlı peygamberimizi üzerine olsun. Geçirmiş olduğum rahatsızlıktan dolayı birebir ziyaret edenden, telefonlarıyla arayan kardeşlerimizden Allah razı olsun. Özellikle Hac ve Umrede dualarıyla beni hatırlayan, kurban kesen, sadaka dağıtan can kardeşlerime çok teşekkür ediyorum. Halen de dualarını bekliyorum.
Sevgili okuyucularım. Hepimiz biliyoruz ki Allah’ımızın yapılmasını istediği şeylerde kulları için çok büyük faydaları vardır. Yasakladığı şeylerde ise çok büyük zararlar vardır. Kuran’da ve sünnette ilme ve akla aykırı hiç bir şey yoktur. Takdir edersiniz ki bütün emir ve yasakların hikmetini bilmek mümkün değildir. İbadetlerin pratik yararlarından çok insan nefsinin arındırılması ve yükseltilmesi yolunda fonksiyonu olduğu bilinmektedir. İbadetler sırtta taşınan bir yük değildir. Üzerinde yükseklere ulaşılan bir araçtır. Esasında ibadet Allah’ın emrine riayet etmek olduğu gibi, kulların da haklarına riayet etmeyi içerir. Bu itibarla Hakk’ın ve halkın hukukuna riayet birlikte gerçekleşir. İslam dini insanın yaratıcısı ile olan bağını geliştirmek, onu hissettirmek için, ilahi düzenlemeler getirmiştir. Allah’ın Resulü insana teşekkür etmesini bilmeyenlerin, Allah’a şükretmeyi bilmediklerini haber vermiştir. Bir başka ifade ile “Varlık aleminin odak noktası insandır. Kainat’ta var olan her şey insan için, insan ise Allah içindir.” Yine şanlı Peygamberimiz “Merhamet etmeyene merhamet olunmaz” buyurarak, “Üç komşunun hakkında olumlu tanıklıkta bulunduğu kişiyi Allah affetmiştir.” müjdesiyle toplum birlik ve dirliğini vaaz buyurmuştur. (Bakınız TİRMİZİ CENAİZ BAHSİ. 63) İbadetlerin mali olsun, bedeni olsun, toplumsal ilişkilerde fonksiyonu inkar edilemez. Bu itibarla Allah’ımız nasip ve kısmet ederse sağlığım el verdiği müddetçe Ramazan ayı boyunca sizlerle buluşmaya devam edeceğim. Sorularınız olursa gazetemiz vasıtasıyla cevaplamaya hazırım. Telefonla uzun konuşmam doktor tarafından yasaklandığı için bu bilgiyi vermek mecburiyetindeyim. İnşallah her gün sizleri bilgilendirmeye devam edeceğim. Bu arada Ramazan’ı fırsat bilerek Müslümanların halişane niyetlerini niyetlerini sömürmek isteyenleri de deşifre etmeyi borç bildiğimi ifade ediyorum. Ramazan ayı sömürü, istismar ve dilenme ayı değildir.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
ZEKERİYA KILIÇ
RAMAZANA GİRERKEN
Sevgili okuyucularım. Hepimiz biliyoruz ki Allah’ımızın yapılmasını istediği şeylerde kulları için çok büyük faydaları vardır. Yasakladığı şeylerde ise çok büyük zararlar vardır. Kuran’da ve sünnette ilme ve akla aykırı hiç bir şey yoktur. Takdir edersiniz ki bütün emir ve yasakların hikmetini bilmek mümkün değildir. İbadetlerin pratik yararlarından çok insan nefsinin arındırılması ve yükseltilmesi yolunda fonksiyonu olduğu bilinmektedir. İbadetler sırtta taşınan bir yük değildir. Üzerinde yükseklere ulaşılan bir araçtır. Esasında ibadet Allah’ın emrine riayet etmek olduğu gibi, kulların da haklarına riayet etmeyi içerir. Bu itibarla Hakk’ın ve halkın hukukuna riayet birlikte gerçekleşir. İslam dini insanın yaratıcısı ile olan bağını geliştirmek, onu hissettirmek için, ilahi düzenlemeler getirmiştir. Allah’ın Resulü insana teşekkür etmesini bilmeyenlerin, Allah’a şükretmeyi bilmediklerini haber vermiştir. Bir başka ifade ile “Varlık aleminin odak noktası insandır. Kainat’ta var olan her şey insan için, insan ise Allah içindir.” Yine şanlı Peygamberimiz “Merhamet etmeyene merhamet olunmaz” buyurarak, “Üç komşunun hakkında olumlu tanıklıkta bulunduğu kişiyi Allah affetmiştir.” müjdesiyle toplum birlik ve dirliğini vaaz buyurmuştur. (Bakınız TİRMİZİ CENAİZ BAHSİ. 63) İbadetlerin mali olsun, bedeni olsun, toplumsal ilişkilerde fonksiyonu inkar edilemez. Bu itibarla Allah’ımız nasip ve kısmet ederse sağlığım el verdiği müddetçe Ramazan ayı boyunca sizlerle buluşmaya devam edeceğim. Sorularınız olursa gazetemiz vasıtasıyla cevaplamaya hazırım. Telefonla uzun konuşmam doktor tarafından yasaklandığı için bu bilgiyi vermek mecburiyetindeyim. İnşallah her gün sizleri bilgilendirmeye devam edeceğim. Bu arada Ramazan’ı fırsat bilerek Müslümanların halişane niyetlerini niyetlerini sömürmek isteyenleri de deşifre etmeyi borç bildiğimi ifade ediyorum. Ramazan ayı sömürü, istismar ve dilenme ayı değildir.