Herkese Yeterince Hak Veriyor muyuz?

Günümüz şartlarında, Günümüzün en meşhur olayı sokaktan caddeden geçen bir vatandaşa mikrofon uzatmak. Biz de bugün sokağa çıkıp kim haklı kim haksız sorusunu sorsak. Herhalde günlerce sorsak cevabını bulamayız. Çünkü herkes haklı. Herkes bu ülkeyi çok seviyor bu vatanı çok seviyor bu toprakları Bu bayrağı Herkes Haklı. Peki haksız olan kim? Herkesin haklı olduğu bir süreçte haksız bulamadığımız zaman bunca yanlışları kim yapıyor. Ben de bu Sokak mikrofonu kültürüne bazen takılıyorum izliyorum Çok da gülüyorum çünkü soruyu soran zaten kendisi bir şey bilmiyor eline bir kağıt vermişler bu soruyu Bugün 10 kişiye sor. Adam da çıkıp diyor ki sen bu sorunun cevabını biliyor musun abi ben soru soruyorum ben işimi yapıyorum diyor çünkü o da bilmiyor Neyi sorduğunu ne araştırdığını ne yapmak istediğini birileri bir şeyler yaptırıyor. Lakin herkesin haklı olduğu bir dünyayı yaşıyoruz hiç kimse haksız değil Herkes kendini savunacak kadar haklı Peki kaybettiklerimiz yanlış yaptıklarımız ya da yanlış yapıyor isek Bunlar nasıl bulacağız. Baktığımız çerçeve baktığımız olay ilgilendiğimiz mesele yürüdüğümüz yol devlet millet meseleleri Vatan Toprak meseleleri Aslında hepimiz aynı Kulvar içerisinde birimiz Toprak desek birimiz Vatan diyoruz birimiz bayrak desek birimiz ülke diyoruz. Bu kadar Bilgin bir toplum içerisinde hala neden bu bayrağı sevmeyen bu toprağı sevmeyen gizlice Sinsice bu işleri yapıyor. Bunu anlamış değiliz. Soru sorduğumuzda herkes vatanını bayrağını kuranını dinini seviyor peki bu kadar vatan sevgisi din sevgisi Kur'an sevgisi bayrak sevgisi içerisinde bunca yanlış vatanı sevmeyenler bu işleri nasıl yapıyor. (Sizce kim haklı)? Ben de doğrusu sorduğum soruya cevap bulamıyorum çünkü ortalıkta haksız yok çünkü ortalıkta bu yanlışları yapan hiç kimse yaptığı yanlışı kabul etmiyor kendi düşünceleri kendi Yaşamak istediği dünyada doğru yaptıklarına inanan bir döneme geçiriyoruz ne Kadı var ne hakim. Çünkü insanlar hepsi kendisi olmuş Kadı da kendisi Hakim Bey kendisi baktığınız zaman tarihi de biliyor Geçmişi de biliyor geleceği de yön vermeye çalışıyor herkes o halde kadının hakimin olmasına ne gerek var Herkes kendi yargılayabiliyor Herkes kendi idam da edebiliyor düşündüğü şeylerin yorumunu da yapabiliyor işte haksızlığı bulmak zor. Biz bu sorunun cevabını bulamayacağız. Çünkü kişi kendi vicdanıyla kendi değerleriyle kendinin üzüldüğü şeyleri karşı tarafın da üzülebileceğini düşünmediği sürece biz kimin haklı kimin haksız olduğuna dair bir fikrimiz olmayacak  her hatibe her konuşmacıya her oturduğunuz zaman. Muhabbetinizdeki yarışa baktığınız zaman birbirimize fırsat vermiyoruz birbirimizi sözünü kesip. Ben daha iyi biliyorum düşüncesiyle konuşmaya başlıyoruz. Biz en iyisi kendimizi sorgulayalım kendimize doğrularımızı yanlışlarımızı nasıl olabileceğini anlatalım önce kendimizi yönetelim.