SON DAKİKA
Hava Durumu

# Kadın

YENİŞEHİR YÖREM - Kadın haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kadın haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Tarımda en bereketli dönemini yaşayan ilçe Haber

Tarımda en bereketli dönemini yaşayan ilçe

Üreticiye alternatif ürünler sunmak için oluşturduğu örnek uygulama bahçesi ile 25 farklı Tıbbi Aromatik Bitkiyi üreticiye kazandıran Başkan, bin 500 dekar atıl araziye bamya, yaban mersini, kara mürver, lavanta ekimi yaparak, tarımda fark oluşturdu. Bal ormanı, Arı Borsası, örnek uygulama bahçesi ve ipek böceği ile katma değeri yüksek alternatif ürünler ile tarımı zenginleştiren projeleri hayata geçirdi. “Tarımda dünya markası Mustafakemalpaşa” hedefi doğrultusunda önemli ve yoğun çalışmalara imza atarak, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu tarafından 42 projeden aldığı 5 milyon 134 bin 568 Avro tutarında ki destek ile tarımda aslan payı Mustafakemalpaşa’nın oldu. Alternatif ürünleri üreticiyle buluşturan Başkan Kanar, ürünlerin yanı sıra tam 3 bin 200 kişiye proje, destek ve bilgilendirme sağladı. Tarımın yanı sıra hayvancılıkla uğraşan hemşehrileri için özel proje üreten Başkan Kanar, Koyun Yıkama Makinesi ile Türkiye’ye örnek oldu. Arı Borsası projesiyle Arıcılık sektörüne canlılık getiren Başkan Kanar, "Arıcılık faaliyetlerini hayata geçirdiğimiz Lütfiye ve Çaltılıbük Bal Ormanlarımız ile tarıma yeni bir soluk getirdik. Mustafakemalpaşa’da tarımsal hizmetler müdürlüğümüz ile üreticimizin her an yanında olduk. Tarım markası Mustafakemalpaşa’da uygulama bahçemiz ile yüzlerce üreticimize alternatif ürünler önererek, tarıma yeni bir soluk kazandırırken, bir çok üretici kadına istihdam sağladık. Tarımsal Hizmetler Müdürlüğümüzün vermiş olduğu eğitimler sayesinde doğru tarım teknikleriyle üreticimiz zarara uğramadı. Yeşil Bursa’mıza yakışır bir tarımı Mustafakemalpaşa’mıza getirdik" ifadelerini kullandı.

İl sınırlarını aşan telefon dolandırıcısı Sakarya'da böyle yakalandı Haber

İl sınırlarını aşan telefon dolandırıcısı Sakarya'da böyle yakalandı

Merkez, Osmangazi ilçesi Bağlarbaşı Mahallesi’nde ikamet eden 66 yaşındaki F.K, kendisine gelen telefonu açtı. Telefonda kendini polis olarak tanıtan şüpheli ‘adınız hırsızlık olayına karıştı” diyerek evde bulunan altın ve dövizleri kapıya gelecek kişiye vermesini istedi. Yaşlı kadın durum üzerine 750 Euro, 1100 leva, 39 Cumhuriyet, 2 küçük altın, 1 çift küpe, 1 gram altın, 1 bileziği toplayıp poşete koydu. Kapıya gelen şüpheli yaşlı kadından 600 bin lira değerinde ziynet ve döviz olan poşeti alıp kayıplara karıştı. Parası geri gelmeyen emekli kadın durumu polis ekiplerine bildirdi. İhbar üzerine harekete geçen Bursa Asayiş Şube Müdürlüğü Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri, güvenlik kameralarından şüphelinin A.S olduğunu tespit etti. Adım adım şüpheliyi takip eden polis ekipleri, şahsın Sakarya’da oturduğu ve İstanbul’dan Bursa’ya taksiyle geldiğini tespit etti. Savcılık kararıyla teknik takibe alınan şüphelinin Urfa’da M.A.Y ile işbirliği içinde yaşlı kişileri tespit edip dolandırdığını belirledi. Polis ekipleri 2 şüpheliye baskın düzenledi. Yapılan baskında şüphelilerin adreslerinde 7 cep telefonu, 1 laptop, 11 adet sim kartı ve 1 hafıza kartı ele geçirdi. Gözaltına alınan 2 şüpheli emniyetteki işlemleri tamamlandıktan sonra sevk edildiği mahkemece tutuklanarak ceza evine gönderildi.

Boşanıyoruz dedi ama ''Boşanamadı!''...O kadın konuştu: "Sadece eğlenmek istedim" Haber

Boşanıyoruz dedi ama ''Boşanamadı!''...O kadın konuştu: "Sadece eğlenmek istedim"

Bursa’da 10 yıllık evli olduğu eşi ile ortak bir şekilde boşanma kararı alan 29 yaşındaki Gülşah A., aracını gelin arabası gibi süsletti. Aracına ‘Boşanıyoruz’, '10. sezon büyük final', 'mutlu son :)' yazarak şehirde tur attı  Bazıları, araca hayretler içerisinde baksa da, bazıları Gülşah A.'nın aracının arkasına geçerek konvoy oluşturdu. İHA'ya konuşan Gülşah A. "Sadece eğlenmek amacıyla yaptım ama sosyal medyada hayli ilgi gördü. Bana destek mesajları yağdı" dedi. 2 çocuk annesi, olayın ardından sosyal medyada kötü yorum yapan görümcelerine de tepki gösterip, "Hani Barbi bebeğinizi almıştınız. Ben size 2 çocuk verdim. İnsanları anlamak çok zor" dedi.   İHA'ya başından geçenleri anlatan Nilüfer'de fantezi giyim satıcısı Gülşah A., “Videonun viral olduğu gün eşimle ortak bir şekilde boşanma kararı aldık. Bende bu karar sonrası çiçekçiye giderek aracımı süsletmek istedim. Durumu çiçekçiye anlattığımda bana ‘Çok araç süsledim böyle’ diye cevap verdi. Ben de buna karşılık olarak ‘Benimki farklı olacak’ dedim. Öyle de oldu. Aracımı süslettikten sonra birkaç tur atmak istedim. Yoldayken görenler korna çaldı. Bazıları ise arkama geçerek konvoy oluşturdu. Normalde büyütülecek bir şey yok. Ben olayı biraz eğlenceli hale getirmek istedim. Adliyeye korna ve konvoylar eşliğinde girdim" dedi. “EŞİM GELMEDİ, BİZ DE BOŞANAMADIK” Adliyeye kornalar eşliğinde giren Gülşah A., “Adliyeye girdim, amacım eşimin aracı görmesiydi. Adliyeye gelmedi, biz de boşanamadık. Aracı da göremedi. Sonrasında aracımın videoları sosyal medyaya düşmüş. Eşim de oradan gördü. Aslında kötü bir amacım yoktu, sadece eğlenmek istedim” diye konuştu. “GÖRÜMCELERİM BANA YAPILAN KÖTÜ YORUMLARIN ALTINA DAHA KÖTÜ YORUMLAR YAPTI” Boşanma kararı alana kadar görümceleri ile bir problemi olmadığını belirten A., “Bugüne kadar yaşadığımız olayları bildikleri için ailemden de bir tepki görmedim. Eşimin ailesinden de büyük bir tepki almadım. Sadece görümcelerim, bana yapılan kötü yorumların altına daha kötü yorumlar yapmışlar. Aslında bugüne kadar kendileriyle hiçbir sorunum olmamıştı. Kendilerini herkese çok güldürdüler. Aslında eşim de durumun farkında. Amacımın onu rezil etmek olmadığını çok iyi biliyor. Sadece onun için aracı süsledim ben. O da ben de duruşumuzu bozmadık. Bir tek görümcelerim bozdu. Beni gelin olarak aldıklarında "barbie bebeğimizi aldık" diyorlardı. Şimdi ne oldu. 2 çocuk dünyaya getirdim. Onlar yaptıkları yorumlarla ayıp ettiler” dedi. “ARACIMIN ARKASINA ‘BOŞANIYORUZ’ VE ‘GÜLŞAHLİCE’ YAZDIRDIM” “Aracımın arkasına ‘Boşanıyoruz’ ve ‘Gülşahlice’ yazdırdım. Çünkü herkes beni bu isimle tanıyor. Aracım da tanınan bir araç olduğu için, görenlerden bazıları korna basarken bazıları ise arkama geçerek konvoy yaptı. Araçtakinin ben olduğumu anlasınlar diye arkasına Gülşahlice diye kendi imzamı attım. Görüntüler sosyal medyada yayılınca bir çok destek mesajı da aldım.” dedi. Diğer yandan mahkeme ilk duruşmada karar vermezken, boşanma davası ise ileri bir tarihe ertelendi.

Sosyal medyada gündem olan dava! “Osman cehenneme kadar yolun var” yazıp caddelerde dolaştı Haber

Sosyal medyada gündem olan dava! “Osman cehenneme kadar yolun var” yazıp caddelerde dolaştı

"Osman cehenneme kadar yolun var’ diye yazdıran 2 çocuk annesi genç kadın, sosyal medyada gündem olan boşanma davası için yorum yapan görümcelerine de isyan etti. Bursa’da 10 yıl önce evlendiği eşi Osman’dan ayrılmak için dava açan Gülşah Lice, mahkeme günü geldiğinde ise arabasını süsleyip adliyenin yolunu tuttu. Vatandaşlar, gelin arabası gibi süslenmiş ancak ‘Boşanıyoruz’ ve ‘Osman cehenneme kadar yolun var’ yazısını görünce şaşkına döndü . Ellerindeki cep telefonları ile kayda alınan anlar ise, sosyal medyada gündem oldu. Kısa sürede en çok izlenen videolar arasına giren Gülşah Lice, yapılan yorumlara ise kayıtsız kalmadı. Bugüne kadar hiçbir sorunu olmaya görümcelerinin reklam için yorumlar yazdığını öne süren Gülşah Lice, açtı ağzını yumdu gözünü. Sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamalarda Gülşah Lice şu cümleleri kullandı; “Konuşmayacağım, konuşmayacağım diyordum. Ama artık durulacak gibi değil. 2 tane görümcem. Ne kadar kötü yorum varsa, altlarına yorum yazmışlar. Bu insanlarla hiçbir problemim olmadı. ‘Biz kardeşimize söyledik zamanında. Yuva yıkanın yuvası olmaz.’ diye yorum yapmışlar. Ben mi yuva yıkmışım? 1,5 sene nişanlı kaldım. 18-19 yaşındaydım. Senin kardeşin 32 yaşındaydı. Yuva mı yıktım ben? Eski eşi hakkında neler diyordunuz bana. ‘almış suratına çamaşır fırlatmış. Bavul bilmem ne bilmem ne?’ onları da anlattırmayın şimdi bana. ‘Yok işte yanına yakışmıyordu. Kendine bakmıyordu. Osman kendine baksın çok sever. Sen kendine bakıyorsun.’ Ya o kelimeleri yazarken hiç utanmadınız mı? sizde hiç ar damarı diye bir şey yok mu? Terbiyesizler. Ben sizin 10 senelik gelininizim hiç mi utanmadınız? Davulla zurna ile almaya geldiniz beni. ‘Barbi bebeğimizi almaya geldik’ diyordunuz. Ne oldu? ‘Onun çocuklarına sen ondan daha iyi bakıyorsun’ diyordunuz. Ne oldu? ‘Olsun ablam sen şimdi çekiyon ama öbür tarafta kazandın’ diyordunuz. Ne oldu? Köprüyü geçene kadar ayıya dayı demi? Sayemde iyi prim yaptınız. Ben bir tırlattım. Çıktım sokaklara boşanıyorum diye araba ile her yorumun altına ‘ben Osman’ın ablasıyım’. Biri örgü ayakkabı satıyor. Vergi ile alakası yok. Dükkanı falan yok. Diğer evde abiye dikiyor. O da hepsinin altına yorum yapmış. ‘Ben Osman’ın ablasıyım. Biz çok söyledik kardeşimize’. Sen evde abiye dikiyorsun. Devletin bundan haberi var mı? sen veriyor musun vergini? Sattıklarından vergi veriyor musun? Terbiyesizler. Sen kiminle uğraşıyorsun. Sen hiç utanmadın mı? ben 2 tane çocuk doğurdum size? Onlardan da mı utanmadınız?” Kısa bir süre sonda yeniden paylaşımda bulunan Gülşah Lice şu cümleleri kurdu; “O kadar güzel motive mesajları atmışınız ki, çok teşekkür ediyorum. Kadının kadına destek olması, çok güzel bir şey. İyiyim, hiçbir problemim yok. Mağazamdayım. Papatya çayı ile sakinleşmeye çalışıyorum. Yeni ürünleri diziyorum. Yılbaşı için yaptığım ürünlerimle ilgileniyorum. Hiçbir sorun yok. Elimden geldiğince sakin olmaya çalışıyorum. Ama konu çocuklarım olduğu zaman asla sakin olamıyorum. Hiçbir anne sakin kalamaz. Beni 3 çocuğum var. 2 oğlum ve 1 kızım var. 16 yaşındaki kızım eşimin ilk evliliğinden. Öz annesi ben değilim. Hiç kimse ama hiç kimse, annesi dahi olsa. Benim çocuğuma bu psikolojiyi yaşatamaz. Annelik mi? ben okul okul gezdirirken sen neredeydin? Ben hastane hastane, dişçilerde psikiyatrilerde gezdirirken sen neredeydin. Ben babası yok. Neredesin diye aradığımda sen bana diyordun ya hani ‘beni ilgilendirmiyor. Babasında olması gereken zamanda’ diyerek pat kapatıyordun. Ne demek ‘o kapıya polis ile gelip seni oradan alırım.’ Sen bu çocuğa bu psikolojiyi nasıl yaşatabiliyorsun. Ben kızım şuanda hüngür hüngür ağlıyor ‘senden ayrılmak istemiyorum, gitmek istemiyorum. Kardeşlerimden ayrılmak istemiyorum’ diye. Bu kız 16 yaşında. Sen bu kıza bu psikolojiyi nasıl yaşatabiliyorsun. Hep böyle değil miydin? Hep kendi hırsların için çocuklarını harcamadın mı zaten? Yine aynısı. Bir konuda sadece çocuklarını koru. Hep kendi hırsların." Mahkeme ilk duruşmada karar vermezken, boşanma davası ise ileri bir tarihe ertelendi.

Cinsiyet eşitliği alanında Dünyada bu seviyeye ulaşan  ilk ve tek tedarikçi  o firma oldu Haber

Cinsiyet eşitliği alanında Dünyada bu seviyeye ulaşan ilk ve tek tedarikçi o firma oldu

Yeşim Grup, cinsiyet eşitliği alanında gerçekleştirdiği çalışmalarla yalnızca Türkiye’de değil, dünyada da öncü bir şirket olarak ön plana çıkıyor. Tekstil ve hazır giyim sektöründe, Global Compact ve Kadının Güçlenmesi İlkeleri’nin (WEPs) Türkiye’deki ilk imzacılarından olan Yeşim Grup, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komitesi öncülüğünde uzun yıllardan beri imza attığı projelerle örnek bir firma olmaya devam ediyor. Yeşim Grup, son olarak Nike’ın en üst seviye tedarikçileri arasında yer alarak cinsiyet eşitliği konusundaki başarılı uygulamalarını taçlandırdı. Nike’ın tedarikçilerinin cinsiyet eşitliği konusundaki olgunluk seviyesini ölçmek amacıyla uyguladığı Gender Equity Self Diagnostic Tool (SDT) anketinde, Yeşim Grup en yüksek seviyede kalibre edildi. Nike EMEA (Avrupa, Orta Doğu ve Afrika) ekibi, Yeşim’in cinsiyet eşitliği uygulamalarını yerinde görmek ve kalibrasyon sürecini tamamlamak üzere merkez fabrikasını ziyaret etti. Kalibrasyon sunumu, saha turu ve çalışan görüşmelerini de içeren ziyaretin ardından ilgili tüm dokümanlar Nike HQ (Headquarters - Genel Merkez) ile paylaşıldı. Değerlendirmeler sonucunda Yeşim Grup merkez fabrikasınıncinsiyet eşitliği konusundaki politika ve uygulamalarının en üst seviyede olduğu Nike HQ tarafından onaylandı. Yeşim Grup böylece Avrupa, Orta Doğu ve Afrika bölgelerinde en yüksek seviyede kalibre edilen ilk ve tek Nike tedarikçisi olurken dünyada bu seviyeye ulaşan 27 firma arasına girmeyi başardı. Elde edilen başarıyı taçlandırmak üzere Yeşim Grup Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komitesi ve üst düzey yöneticilerin katılımıyla Yeşim Akademi’de bir tören gerçekleştirildi. Törenin açılışında konuşan Yeşim Grup Co-CEO’su ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komitesi Başkanı Selim Şankaya, kadınların sosyal yaşamda daha etkin olarak yer almasının toplumun ilerlemesi ve kalkınması noktasındaki önemine dikkat çekerek “35 yıldır var olan ve bugüne kadar binlerce çocuğumuzun eğitim gördüğü kreşimiz ile uzun yıllardan beri hayata geçirdiğimiz farklı projelerimizle kadınlara her zaman pozitif ayrımcılık yapıyoruz. Kadınların iş hayatında olması ekonomik büyüme için olmazsa olmaz şarttır. Kadın erkek omuz omuza çalışılan, kadınların dışlanmadığı, aksine değer bulduğu iş ortamları sağlamak üzere Yeşim Grup olarak üzerimize düşeni yapmaya gayret ediyoruz.” açıklamasında bulundu. Cinsiyet eşitliği konusundaki çalışmalarını her geçen gün artırarak devam ettiklerini belirten Şankaya, “Bu alandaki başarımızın önümüzdeki dönemlerde yapacağımız tüm çalışmalara ışık tutacağına inanıyoruz. Yeşim Grup olarakcinsiyet eşitliği anlayışını sahiplenmeye ve bu alandaki çalışmaları daha yukarı taşımaya devam edeceğiz.” dedi. Aldıkları başarının bir ekip çalışması olduğuna da değinen Şankaya,“Nike tarafından en yüksek seviyede kalibre edilmemiz, cinsiyet eşitliği politika ve uygulamalarımızın dünya standartlarında olduğunu gösteriyor. Bu konuyu üst düzeyde sahiplenen liderlerimize, kalibrasyon sürecine liderlik eden VP’liğimize bağlı departmanlarımızdaki ekiplerimize, uzun yıllardır konu ile ilgili eğitimlere katılım konusundaki hassasiyetleri, ilgili politikaların yayılımı ve uygulanması konusunda gösterdikleri çaba ve destek için tüm çalışanlarımıza teşekkür ediyoruz.” diyerek konuşmasını tamamladı. Geçtiğimiz günlerde cinsiyet eşitliği alanındaki başarılarını, UN (Birleşmiş Milletler) Women Türkiye tarafından “Sözden Eyleme” projesi çerçevesinde “Kadının Güçlenmesi Prensipleri (WEP’s) Elçisi seçilerek taçlandıran Yeşim Grup,Türkiye’de bu ünvana layık görülen sadece üç firmadan biri olmuştu. Yeşim Grup, ayrıca Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu tarafından Sabancı Vakfı ve Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) desteğiyle ve TÜSİAD iş birliğiyle tasarlanan “İş Dünyası Ev İçi Şiddete Karşı” (Business Against Domestic Violence - BADV) projesinde de en iyi örneklerden biri olarak seçilmiş ve iyi uygulamaları BADV rehberinde yer bulmuştu.

İznik'in kurtuluşunun 103. yılı kutlandı Haber

İznik'in kurtuluşunun 103. yılı kutlandı

Kutlama töreni, İznik Kaymakamı Recai Karal ve Belediye Başkanı Kağan Mehmet Usta tarafından çelenk sunumuyla başladı. Başkan Usta, "İznik, stratejik konumu sebebiyle 1918-1922 yılları arasında Milli Harekete yön veren çok önemli olayların yaşandığı yörelerden biri olmuştur. İstanbul’a yakınlığı, Anadolu’ya köprübaşı oluşu, kara ve deniz ulaşımına yakınlığı İznik’in stratejik önemini daha da arttırmaktaydı. Bu sebeple İznik, İstanbul Hükümeti için çok önemliydi. Milli Mücadele döneminde Yunanlıların Anadolu’ya her an müdahale edebilme ihtimali sebebiyle İznik hep göz önünde olmuştur. İşte bu sebepledir ki; İznik iki kez işgal edilmiş, yakılıp yıkılmış, savaşın tüm acılarını çekmiştir. Bundan 103 yıl önce 12 Temmuz 1920’de ilk kez düşman işgaline uğrayan ilçemiz, işgalcilerle çatışma öncesi ve çatışmalar sonrasında tamamen boşaltılmıştı. İznik halkının bir kısmı dağ köylerine, bir kısmı da Mekece, Osmaneli, Pamukova ve Bilecik taraflarına sığınmışlardı. Samanlı dağlarının İznik’e bakan tepelerini denetim altında tutan milis kuvvetleri İznik’i tekrar geri almak için fırsat kolluyordu. Batı cephesi komutanı Ali Fuat Paşa İznik gibi önemli mevkiinin düşman eline geçmesinden sonra, çevredeki birliklerin yetersiz olduğunu gördü. Geyve‘ de bulunan 600 kişilik taburu yöremizdeki diğer milis kuvvetleriyle birleştirerek İznik üzerine gönderdi.10 gün süren çatışmalar sonunda 30 Eylül günü İznik düşman işgal kuvvetlerinden temizlenmiş ancak İşgal kuvvetleri Derbent yakınlarındaki Hıdırellez tepeyi kendilerine karargâh seçmişlerdi. 24 Kasım 1920‘de ikinci kez düşman saldırısına hedef olan İznik’te 27-28 Kasım günleri kale içi ve dışında sokak sokak, ev ev kanlı çatışmalar yaşandı. Bu çatışmalara karşı kadını, erkeği, yaşlısı ve genci ile vatan topraklarımızın bağımsızlığı için büyük mücadeleler verilerek bu günlere gelindi” diye konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.