SON DAKİKA
Hava Durumu

#Bursa Mevlevihanesi

YENİŞEHİR YÖREM - Bursa Mevlevihanesi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Bursa Mevlevihanesi haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

98 yıl aradan sonra Bursa’nın kadim mirası ihtişamına kavuştu Haber

98 yıl aradan sonra Bursa’nın kadim mirası ihtişamına kavuştu

Osmanlı Sultanı 1. Ahmed’in emriyle 1615 yılında Cünûnî Ahmed Dede tarafından kurulan, 1925 yılında yasayla kapatıldıktan sonra bir süre farklı amaçlarla kullanıp, atıl hale gelen ve türbe dışındaki bölümleri yok olan Bursa Mevlevihanesi, Büyükşehir Belediyesi tarafından ilk günkü özgün kimliğiyle yeniden ayağa kaldırıldı. ‘Semahane’, ‘Türbe', 'Meydan-ı Şerif', 'Matbah-ı Şerif’ ve ‘Dedegan Hücreleri' ve 'Selamlık’ olmak üzere 3 bölümden oluşan yapı, özgün kimliğiyle Bursa’ya değer kattı. Mevlevihane’nin özellikle Semahane bölümündeki tavan işlemeleri ve ahşap oymaları göz kamaştırırken, Matbah-ı Şerif bölümü Mevlevilik kültürünün tüm yönleriyle anlatıldığı bir müzeye dönüştürüldü. Bursa Mevlevihanesi'nin kubbe yazıları, orijinalinin aynısı olarak talik tarzda hattat Mahmut Şahin tarafından kaleme alındı. Dedegan Hücreleri ve Selamlık bölümünde Uludağ Üniversitesi iş birliğiyle uzmanlık seviyesinde musiki ve hat derslerinin verileceği Mevlevihane, haftalık sohbet programları, sema gösterileri, musiki ve hat dersleri ile Mevlevi kültürünün tüm yönleri ile yaşatılacağı bir merkez oldu. Bursa’nın tarihi ziynetlerine yeni bir halka olarak eklenen Bursa Mevlevihanesi’nin resmi açılışı, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un da katıldığı törenle yapıldı. BURSA BİR RÜYA ŞEHİRDİR Bursa Mevlevihanesi’nin açılış töreninde konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, “Bursa’nın gecesi ayrı güzel, gündüzü ayrı; yazı ayrı güzel, kışı ayrı. Baktığınız her noktada binlerce yıllık yaşanmışlık adeta canlanıyor. Sokaklarında gezinirken bir yanda Orhan Gazi’nin kuruluş günlerinde gök kubbeye yükselen nevbetlerini dinliyorsunuz, bir yanda Evliya Çelebi’nin hayranlıkla bakan gözlerine denk geliyorsunuz, bir yanda Osman Hamdi Bey’in tablosuna yansıttığı resmi temaşa ediyorsunuz, bir yanda da Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Bursa’yı metheden satırlarını ve mısralarını okuyorsunuz. Velhasıl Bursa güzel şehir. Tarihî mirasımıza sahip çıkmak, korumak ve geleceğe aktarmak da bizim asli vazifemizdir” dedi. TARİH AYAĞA KALKIYOR Ecdada ve tarihe hürmet kapsamında yaptıkları çalışmalardan örnekler veren Başkan Aktaş, Tarihî Çarşı ve Hanlar Bölgesi’nde 40 yıllık bir hayali gerçekleştirdiklerini, Zindan Kapı, Tophane Meydanı, Saat kulesi, İznik surları gibi pek çok restorasyon projesini hayata geçirdiklerini vurguladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın da destekleriyle İznik’in 2024 yılında UNESCO Daimi Listesi’ne girdiğine şahit olmak istediklerini kaydeden Başkan Aktaş, Bursa’nın 2022 Türk Dünyası Kültür Başkenti ilan edilmesindeki destekleri nedeniyle Bakan Mehmet Nuri Ersoy’a teşekkür etti. BU AŞK BURSA’YI SARACAK Açılışı yapılan 400 yıllık Bursa Mevlevihanesi’nin 98 yıl önce sırlanmasının ardından mescit, karakol, askeri depo ve son olarak su deposu gibi farklı işlevler için kullanıldığını ifade eden Başkan Aktaş, “Bu sevgi, aşk ve muhabbet Bursa sokaklarına dalga dalga yayılacak. Bursa Mevlevihanesi’nin yeniden inşa ve ihyası için gayret gösteren Prof. Dr. Mustafa Kara hocamıza ve Safiyyüddin Erhan Beyefendiye teşekkür ederim. Bütün bu süreçte yaptığı akademik çalışmalarla bize yol gösteren, yarınlara miras kalması için 'Bursa Mevlevihanesi' adlı eseri hazırlayan Prof. Dr. Hasan Basri Öcalan’a şükranlarımı sunarım. Bursa Mevlevihanesi son Postnişini Mehmed Şemseddin Efendi'nin dördüncü kuşak torunu Nesibe Günalp Kal hanımefendi, Bursa Mevlevihanesi’ne ve Mehmed Şemseddin Dede'ye ait 133 eseri bağışladı, kendilerine hassaten teşekkür ederim. Ayrıca Bursa Mevlevihanesi için aylardır semazen yetiştirme noktasında büyük katkıları olan Postnişin Fahri Özçakıl’a; mutrib ekibindeki çalışmaları için Doç. Dr. Zinnur Kanık’a teşekkürlerimi sunarım. Mevlânâ Hazretleri’nin vuslatının 750'nci yıl dönümü olan 2023 yılı, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından genelgeyle 'Mevlânâ Yılı' ilan edildi. Bursa Mevlevihanesi’nin yeniden inşasının bu önemli yıla denk gelmesi de tarihe not düşmek bakımından ayrıca önemli. Bursa Mevlevihanesi’nin ihyasında emeği geçen değerli isimlere, mesai arkadaşlarıma, kurum ve kuruluşlara ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum. 750. vuslat yıl dönümünde Hazreti Mevlânâ’yı da rahmet ve hürmetle yâd ediyorum” diye konuştu. MANEVİ YOL GÖSTERİCİLİK Mevlevîliğin, Mevlana Hazretlerinin manevî yol göstericiliğini, bir merkez etrafında kurumsal hale getirme çabasıyla ortaya çıktığını ifade eden Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy da Mevlana’nın oğlu Sultan Veled’in tasvibi ve Hüsameddin Çelebi’nin takibiyle Konya’da inşa edilen türbenin, Mevlana Hazretlerinin aziz naaşını saklamasının yanında ilk Mevlevî Dergâhı olma özelliği taşıdığını vurguladı. Mevlevîhaneler tarih boyunca, toplumun her kesiminden insanın manevî hayatına tesir ettiğini dile getiren Bakan Ersoy, “Mevlevîlik tabir-i caizse, hem iç hem de dış güzelliğe odaklanmıştır. Böylece müntesipleri bir yandan kâmil insan olurken, diğer yandan da güzel sanatlara verilen önemle dergâhlardan pek çok sanatkâr yetişmiştir. Özellikle musıki alanında Nutkî, Osman Selâhaddin, Kutbünnâyî Osman, Selim, Abdülbâki Nâsır, Hamâmîzâde İsmâil, Ahmed Celâleddin, Zekâî ve, Fahreddin Dedelerle Itrî, III. Selim ve Rauf Yektâ Bey iz bırakmış isimlerdir. Ancak bu eğilim; Mevlevîliğin, dergâha kapanıp dışarıyla ilgilenmeyen bir yapı olduğu zannı da uyandırmamalıdır. Zira, Hz. Mevlana’dan feyzle devletin dirliği, milletin huzurunu esas alan Mevlevîlik, ülkenin bekası için her zaman hassas olmuştur. Devlet, millet her zora düştüğünde, mesela özellikle 18 ve 19’uncu yüzyıllarda peş peşe savaşlar yaşanırken, Mevlevî dergâhları sosyal dayanışma ve yardımlaşma görevi üstlenmiştir. I. Dünya Savaşı’nda; tren hattına yakın Yenikapı Mevlevîhânesi’nde bir hastane kurulmuş, Galata Mevlevîhânesi’nde yardım toplanmış, Kıbrıs ve Girit gibi adalardaki Mevlevîhâneler, zulüm gören Müslümanlar için bir sığınak, Anadolu’ya bir geçiş noktası olmuş, 'Mücâhidîn-i Mevlevîyye Alayı' adını taşıyan gönüllü alayı Filistin cephesinde çarpışmıştır” diye konuştu. AŞK, MÂRİFET VE HİZMET Mevlevîlik’te tarikat esasının, aşk, mârifet ve hizmet olduğunu kaydeden Bakan Ersoy, “Mevlana Hazretleri’nin nezdinde en kutsî vazife çalışmak olduğundan, dergâhta ilerleyebilmek hizmete endeksliydi. Bir yandan manevî yolculukta derinleşilirken diğer yandan da hem dergâh içi günlük işler görülür hem de bir sanatta ihtisas sahibi olunmaya gayret gösterilirdi. İşte içinde bulunduğumuz Bursa Mevlevîhanesi de bütün bu özellikleri bünyesinde taşıyan bir dergâhtı. 1615 yılında, Sultan I. Ahmed’in isteğiyle Cünûnî Ahmed Dede tarafından inşa edilen dergâh, gerek Bursa’nın gerekse Bursa dışından gelenlerin manevî hayatını olgunlaştırırken, güzel sanatlar alanında da bir mektep vazifesi gördü. Burada, dört asır boyunca; semâ, meşkler, hat, tehzîp, duvar ve tavan işlemeciliği, ahşap oyma alanlarında incelikli çalışmalar yapıldı. Bursa Mevlevîhânesi’ne gösterdikleri ilgiden, ihtimamdan dolayı Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne, Sayın Başkan Alinur Aktaş ve çalışma ekibine, bu güzide mekâna emek veren işçi, usta ve sanatçı arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum. Mevlana Hazretlerini bir kez daha rahmetle anıyorum” dedi. Törende söz alan Bursa Valisi Mahmut Demirtaş da 98 yıl aradan sonra Bursa’nın kadim miraslarından Mevlevihanenin yeniden ihyası çalışmalarını gerçekleştiren Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’a teşekkür etti. Bursa’nın tarih boyunca ilim, irfan ve sanat dünyasına kucak açtığını ifade eden Demirtaş, “14. yüzyıl Bursa’sı üretim ve ticaretin olduğu kadar tasavvufun da merkezi haline gelmişti. Tasavvuf terbiyesinin en güzel uygulamaları bu merkezlerde gerçekleştirilmiştir. Bu mekanlarda ihya edilen o gönüllerle şehrin tabii güzelliği taçlandırılmıştır. Bursa Mevlevihanesinde eski günlerde olduğu gibi terbiye ocağı yanmaya devam edecektir. Hayırlı olmasını diliyorum” şeklinde konuştu. Hz. Mevlana’nın 22. kuşaktan torunu Esin Çelebi Bayru ise, “Hz. Mevlana’nın dediği gibi ‘madem ki bir ağaç diktin onu sula’. İşte maddi manevi çalışmaların karşılığını bulması gerekir. Bu gönül ve kültür mekanının amacı doğrultusunda, ehil kişilerin ellerinde kültürümüzü yaşatması ve insanımıza faydalı olması en büyük dileğimiz ve duamızdır. Bursa Mevlevihanemizin 400 yıllık tarihinde yeniden vücut bulmasında katkıları bulunan tüm dostlara, adsız kahramanlara çok teşekkür ederim” dedi. Konuşmaların ardından Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Bakan Ersoy’a günün anısına ipek tabloya nakşedilmiş Bursa Mevlevihanesi’nin orijinal minyatürünü hediye etti. Daha sonra Bakan Ersoy tarafından Mevlevi geleneği olan çerağ uyandırma ritüeli olarak kandil yakıldı. Kültür Bakanlığı Konya Türk Tasavvuf Müziği ve Bursa Mevlevihanesi Postnişini Fahri Özçakıl, çerağ uyandırma gülbankı okudu. Okunan duaların ardından Prof. Dr. Mustafa Kara ve Sayfiyüddin Erhan tarafından hazırlanan ebcetli kitabe protokol tarafından duvara asıldı. Daha sonra Bakan Ersoy ve protokol tarafından mevlevihanenin ve müzenin açılış kurdelesi kesildi. Ardından Mevlevihane içerisinde sema ayini düzenlendi. Sema mukabelesinin başında postnişin Fahri Özçakıl bulundu.

Tarihi ziynetlere yeni bir halka daha! 4 asırlık mevlevihane Haber

Tarihi ziynetlere yeni bir halka daha! 4 asırlık mevlevihane

Üftade Cami’nden başlayan Mevlevi Alayı’na katılan Mevlevi dervişleri, kapatılmasından tam 98 yıl sonra Bursa Mevlevihanesi’nde ilk semâ ayinini yaptı. Bursa’da 8 bin 500 yıllık arkeoparktan 2 bin 300 yıllık Bitinya surlarına, 700 yıllık Osmanlı eserlerinden Cumhuriyet dönemi sivil mimarlık örneği yapılara kadar her alanda eşsiz eserlere sahip olan Bursa, Büyükşehir Belediyesi marifetiyle adeta açık hava müzesine dönüşüyor. Osmanlı Sultanı 1. Ahmed’in emriyle 1615 yılında Cünûnî Ahmed Dede tarafından kurulan, 1925 yılında yasayla kapatıldıktan sonra bir süre farklı niyetlerle kullanıp ve türbe dışındaki bölümleri yok olan Bursa Mevlevihanesi, Büyükşehir Belediyesi tarafından ilk günkü özgün kimliğiyle yeniden ayağa kaldırıldı. ‘Semahane’, ‘Türbe, Meydan-ı Şerif ve Matbah-ı Şerif’ ve ‘Dedegan Hücreleri ve Selamlık’ olmak üzere 3 bölümden oluşan yapı, özgün kimliğiyle Bursa’ya değer kattı. Bursa Mevlevihane’sinin kubbe yazıları, orijinalinin aynısı olarak talik tarzda hattat Mahmut Şahin tarafından kaleme alındı. Mevlevihane’nin özellikle Semahane bölümündeki tavan işlemeleri ve ahşap oymaları göz kamaştırırken, Matbah-ı Şerif bölümü Mevlevilik kültürünün tüm yönleriyle anlatıldığı bir müzeye dönüştürüldü. Dedegan Hücreleri ve Selamlık bölümünde Uludağ Üniversitesi işbirliğiyle uzmanlık seviyesinde musiki ve hat derslerinin verileceği Mevlevihane, haftalık sohbet programları, sema gösterileri, musiki ve hat dersleri ile Mevlevi kültürünün tüm yönleri ile yaşatılacağı bir merkez oldu. KÜLLERİNDEN DOĞDU Bursa’nın tarihi ziynetlerine yeni bir halka olarak eklenen Bursa Mevlevihanesi, resmi açılış töreni öncesi kapılarını görkemli bir etkinlikle Bursalılara açtı. Bursa’da tasavvuf rüzgarı estiren etkinlik, Üftade Tekkesi ve Camii önünden Mevlevi Alayı ile başladı. Başkan Aktaş ve Bursa protokolünün de eşlik ettiği Mevlevi dervişleri, yürüyerek Bursa Mevlevihanesi’ne geldi. Burada düzenlenen törene Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın yanı sıra Dünya Belediyeler Birliği ve Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, Bursa Milletvekilleri Mustafa Varank, Ayhan Salman, Refik Özen, Osman Mesten, Ahmet Kılıç ve Mustafa Yavuz, AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan, ilçe belediye başkanları ve tasavvufa gönül veren çok sayıda vatandaş katıldı. Sunuculuğunu Ali Bektaş’ın yaptığı törende konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Bursa Mevlevihanesi’nin küllerinden doğuşunun coşkusunu yaşadıklarını söyledi. Tarihî Hisar bölgesindeki Bursa Mevlevihanesi’nin, âsitane olarak tanımlanan büyük dergâhlar arasında yer aldığını ifade eden Başkan Aktaş, “1615 yılında Sultan 1. Ahmed’in emriyle Cünûnî Ahmed Dede tarafından kurulan dergâh, dört asır boyunca Hakk’ın sesinin gök kubbede deveran ettiği bir mekân olmuştur. Tekkelerin sırlanmasıyla birlikte Bursa Mevlevihanesi de 20. yüzyıldan itibaren mescit, karakol, askeri depo ve son olarak su deposu gibi farklı işlevler için kullanılmıştır. Mevlevihane binaları yıllar içinde bakımsızlıktan dolayı metruk bir hâle gelmiş, nihayetinde de zamana yenik düşerek yıkılmıştır” dedi. ULVİ VE ASLİ VAZİFEMİZ Bursa Mevlevihanesi’nin bu hâlinin kendilerini mahzun ettiğini kaydeden Başkan Aktaş, “Ecdadımızın mirasına sahip çıkmak bizim ulvi ve asli vazifemiz. Bugün burada Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak kapanışından 98 yıl sonra şehrimize bir vefa borcu addederek Bursa Mevlevihanesi’ni açmanın ve gelecek kuşaklara miras bırakmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bursa Mevlevihanesi; semahane, matbâh-ı şerîf, Cünûnî Ahmed Dede Türbesi ve haziresi (yani hâmûşân), dedegân hücreleri ve selamlık bölümlerinden oluşan dinî, sosyal, kültürel ve sanatsal faaliyetlerin yürütüldüğü bir kompleks işlevine sahip olacak. Tarihî belgeler ışığında aslına uygun şekilde yeniden ayağa kaldırılan her bir yapının bir işlevi ve manası var. Biz buranın ruhunun da dört asır öncesindeki gibi korunarak devam etmesi için çalışacağız. Mevlânâ Hazretleri’nin vuslatının 750'nci yıl dönümü olan 2023 yılı, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından genelgeyle 'Mevlânâ Yılı' ilan edildi.  Bursa Mevlevihanesi’nin yeniden inşasının bu önemli yıla denk gelmesi de tarihe not düşmek bakımından ayrıca önemli. Bursa Mevlevihanesi’nin ihyasında emeği geçen değerli isimlere, mesai arkadaşlarıma, kurum ve kuruluşlara ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum. 750. vuslat yıl dönümünde Hazret-İ Mevlânâ’yı da rahmet ve hürmetle yâd ediyorum. 19,5 yıllık belediye başkanlığım süresince onlarca yüzlerce açılışa, güzelliğe, hizmete vesile oldum, aracı oldum, öncü olmaya çalıştım ama beni en çok etkileyen eserlerden bir tanesinin bu olduğunu ve inşallah bugünden sonra bu güzel mekanın Bursa'nın caddelerine sokaklarına dalga dalga yayılacağına yürekten inanıyorum” diye konuştu. TAKDİRE ŞAYAN Dünya Belediyeler Birliği ve Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay da Hz Mevlana'nın insanlara rehberlik eden, öğretilerini ve kadim değerlerini yaşatma yolunda oldukça önemli bir adım atıldığını söyledi. ‘Takdire şayan’ olarak nitelediği Bursa Mevlevihanesi’nin medeniyet mirasına yeniden kazandırılmasına emeği geçen Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’a teşekkür eden Altay, “Buranın dün olduğu gibi bugün yeniden binlerce insanın ruhuna şifa olacağına yürekten inanıyorum. Anadolu topraklarının İslam düşüncesinin ana merkezi haline gelmesinde Mevlana Hazretlerinin ortaya koyduğu fıkıh, itikat ve tasavvuf anlayışının katkısı çok büyüktür. Mevlana hazretleri savaşı barışa, düşmanlığı sevgiye, zulmü adalete, çirkinliği ise güzelliğe tercih etmiştir. Tüm insanlığa yol gösteren öğretileri de asırların oluşturduğu engellerin içinden sıyrılıp bugün daha güçlü bir şekilde bütün medeniyetler tarafından işlenmektedir. Dünyada nice hükümdarlar gelip geçti. Fakat hiçbiri gönülleri sevgiyle fetheden Mevlana Hazretleri kadar hatırlanmadı, tanınmadı ve anılmadı. Şunu hiçbir zaman unutmamalıyız ki tüm zorlukları ancak Hazreti Mevlana'nın yaptığı gibi paylaşarak, birbirimize kenetlenerek ve dost olarak aşabiliriz” diye konuştu. MEKANLARIN ÖNEMİ BÜYÜK Törene katılan Bursa Milletvekilleri adına söz alan Milletvekili Mustafa Varank da Bursa Mevlevihanesi’nde yüzyıllar sonra tekrar sema mukabelesinin yapılmasından, bu mekanları zikrullahla buluşturmaktan büyük bir şeref duyduklarını söyledi. Emeği geçen herkese teşekkür eden Varank, “Eskiler şerefü’l-mekan bi’l mekin demişler. Mekanın şerefi içerisindekilerden gelir demişler. Buna rağmen aslında mühim olan bir iklim oluşturabilmek. Kültürü, medeniyeti yaşatabileceğiniz teknolojiyi, kalkınmayı gerçekleştirebileceğiniz bir iklim oluşturabilmek. Onun için o iklimi oluştururken de mekanların gerçekten büyük önemi var. Bu manada da işte burada bir Mevlevihaneyi tekrar ihya ediyoruz. İnşallah bunun gibi 21 yıldır yaptığımız hizmetlerle Türkiye’nin ikinci yüzyılında gerçekten her anlamda medeniyet değerleriyle, kültürüyle, sanatıyla, kalkınmasıyla farklı bir Türkiye’yi oluşturabilmek. Onun için Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde gayret gösteriyoruz. İşte Büyükşehir Belediye Başkanımız da ondan aldığı ilhamla Bursa’ya önemli bir hizmeti bu vesileyle kazandırmış oluyor” dedi. SEMAZENLER VE MUSİKİ Bursa Mevlevihanesi’nde sema icra edecek olan semazenleri yetiştiren Kültür ve Turizm Bakanlığı Konya Türk Tasavvuf Müziği Topluğu Müdürü Postnişin Fahri Özçakıl da mevlevihanenin gerçek hüviyetinde hizmet etmesinin önemine değildi. Özçakıl, “Yüzyıllardır kaynağını Kur’an-ı Kerim ve Peygamber Efendimizin sünnetinden alan Hazreti Mevlana’nın yaşantısı, vasiyeti ve tavsiyelerinin uygulandığı, kamil insan yetiştirme okulları, ilim ve irfan merkezleri olarak İslam’ın estetik güzelliğini ortaya çıkararak gönüllere hitap eden Mevlevihanelerin yeniden insanlığa hizmet etmesi son derece bahtiyar olduğumuz bir husus olarak karşımıza çıkıyor. Bu nedenle bu güzel Mevlevihanenin hayata geçirilmesini sağlayan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanımıza ve emeği geçenlere şükranlarımız arz ediyorum. Bu tür mekanların fiziki olarak yapılması elbette çok önemli olsa da içinin doldurularak gerçek Mevlevihane hüviyetinde faaliyet göstermesi de bir o kadar önem arz etmektedir. Mevlevihanelerde ilk gözümüzün aradığı en önemli hususlardan bir tanesi sema eden semazenler ve musikinin bir arada olmasıdır. Mart ayı itibariyle Bursa Mevlevihanesinde semazenlerin yetiştirilmesi için semazen adaylarıyla sema talimlerine başladık. Bugün itibariyle sema talimlerini tamamlamış olduk. Mevlevi mukabelesinde birbirini tamamlayan iki husus var. Sema ile birlikte musikinin bir arada olması. Mevlevi ayinini icra eden mutrip heyetini oluşturan Bursa Türk Müziği Topluluğu profesyonel ayinhanların bir arada olduğu hanende ve sazendelerin yer alması bizim için büyük bir şans olmuştur” dedi. Törene katılan Hz. Mevlana’nın 22. kuşaktan evlatları Esin Çelebi Bayru ise, “Hz. Mevlana’nın değdiği gibi ‘madem ki bir ağaç diktin onu sula’. İşte maddi manevi çalışmaların karşılığını bulması gerekir. Bu gönül ve kültür mekanının amacı çerçevesinde, ehil kişilerin ellerinde kültürümüzü yaşatması ve insanımıza faydalı olması en büyük dileğimiz ve duamızdır. Bursa Mevlevihanemizin 400 yıllık tarihinde yeniden vücut bulmasında katkıları bulunan tüm dostlara, atsız kahramanlara çok teşekkür ederim” dedi. Bursa Mevlevihanesinin yeniden gün yüzüne çıkarılmasına katkı veren gönüllülerden olan yazar Safiyüddin Erhan da, “Eski Bursalılar olarak bu mekanın ihyasını sürekli mevzu ettik. Hayli müracaatlar yaptık. Neticede bu mekanı bize kazandıran Büyükşehir Belediyesi’ne, değerli Başkanı Alinur Beyefendiye ve hizmeti geçen herkese şükranlarımızı arz ederiz” dedi. Konuşmaların ardından mevlevihanenin ortaya çıkmasında emeği geçen Safiyüddin Erhan, Prof. Dr. Hasan Basri Öcalan, Prof. Dr. Mustafa Kara, Hüsnühat ustası Hattat Hüseyin Kutlu, Konya Türk Tasavvuf Topluluğu ve Bursa Mevlevihanesi Postnişi Fahri Özçakıl, Doç. Dr. Muhammet Zinnur Kanık, Bursa Mevlevihanesi son postnişi Mehmet Şemsettin Dede’nin 4. kuşak torunu Nesibe Günalkal ve Bahri Hüda Tanrıkorur’a protokol üyeleri tarafından günün anısına hediye ve ipek tablo hediye edildi. Tören daha sonra çerağ uyandırma merasimi ile devam etti. Prof. Dr. Mustafa Kara ve Safiyüddin Erhan tarafından ebced hesabıyla hazırlanan kitabe dualar eşliğinde semahanenin duvarına asıldı. Tören, sikke tekbirleme ve Mevlevi mukabelesi ile tamamlandı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.