Ramazan'da aşırı çay ve kahve tüketmek, ertesi gün susamaya yol açıyor

“Su, iftar ile sahur arasına zamana yayılarak tüketilmeli”

Haber Giriş Tarihi: 22.03.2024 15:45
Haber Güncellenme Tarihi: 22.03.2024 15:45

Ramazan ayında tüketilen çay ve kahvenin su ihtiyacını karşılamadığına dikkat çeken Beslenme ve Diyet Uzmanı Dyt. Tuğçe Yılmaz, “Çay ve kahve, diüretik etkileri nedeniyle vücuttan su atılımını hızlandırır. Ayrıca aşırı tüketildikleri takdirde ertesi gün susama sorununa da yol açabilir. Bu nedenle çay ve kahvenin miktarını azaltıp, günlük su tüketiminize önem vermelisiniz” dedi. 

VM Medical Park Samsun Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Dyt. Tuğçe Yılmaz, Ramazan ayında su tüketimi hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Günlük su tüketimi miktarı kişiye göre değiştiğine belirten Dyt. Yılmaz, “Genellikle kilogram başına yaklaşık 35 mililitre su içilmesi önerilir. Ancak Ramazan ayında kısa yeme içme süresi nedeniyle günlük su tüketimi zor olabilir ve su miktarı genellikle önemsenmez. Bunun yerine çay ve kahveye daha fazla önem verilir. Ancak çay ve kahve, diüretik etkileri nedeniyle vücuttan su atılımını hızlandırır. Ayrıca çay ve kahve suyun yerini tutmaz ve aşırı tüketimi ertesi gün susama sorununa yol açabilir. Bu nedenle çay ve kahvenin miktarını azaltıp günlük su tüketiminize önem vermelisiniz. Oruç tutarken baş ağrısı ve susama sorunlarını önlemek için en azından günde 1,5 litre su tüketmeye çalışmalısınız” diye konuştu.  “Su, iftar ile sahur arasına zamana yayılarak tüketilmeli”  Ramazan ayında su içerken dikkat edilmesi gereken durumlara değinen Dyt. Yılmaz, “Orucunuzu açarken 1 bardak su içip kalan suyu iftar ile sahur arasına yayarak içmek daha iyidir. Yatmadan 1 saat önce su içmeyi bitirmek önemlidir. Aksi takdirde gece sık tuvalete kalkma ihtiyacı, uyku kalitesini düşürebilir ve ertesi gün daha yorgun hissedebilirsiniz. Ayrıca, çorba, maden suyu, çay ve kahvenin su yerine geçmediğini unutmamalısınız” şeklinde konuştu.  “Tuzlu ve baharatlı gıdalar susuzluğa yol açabilir”  Susuz kalmamak için oruç tutarken dikkat edilmesi gereken önlemler olduğundan bahseden Dyt. Yılmaz, “Günlük su tüketiminizi yerine koymanın yanı sıra, iftar ve sahur öğünlerinde susuzluğa neden olabilecek tuzlu ve baharatlı gıdalardan kaçınmalısınız. İftar ve sahur arasında tüketeceğiniz suya taze limon dilimleri, yaş zencefil, taze nane yaprakları veya rulo tarçın eklemek suya farklı bir aroma katar, içiminizi kolaylaştırır, mideyi rahatlatır ve tatlı yeme isteğini bastırabilir. Ayrıca, su içeriği yüksek sebze ve meyvelerden faydalanabilirsiniz. Sahurda salatalık ve domates dilimlerini sofraya ekleyebilir, iftar sofrasında da daha fazla salata ve sebze yemeği tüketebilirsiniz” şeklinde konuştu.  “Su içmek böbrek rahatsızlıklarına iyi gelir”  Dyt. Yılmaz, su içmenin vücuda faydalarıyla ilgili şunları söyledi:  “Su ağız kokusunu önler. Sindirim problemlerinden kaynaklanan kabızlık ve bağırsak tembelliğini gidermeye yardımcı olur. Böbrek rahatsızlıklarına karşı koruyucu etkiye sahip olabilir. Vücut ısısını dengeler. Vücuttaki toksinleri atar ve cildi gençleştirir. Kilo vermeye yardımcı olur ve yağ yakımını hızlandırır. İç organların sağlıklı çalışmasını sağlar. Sindirim sistemini düzenler. Vücuttaki ödemin atılmasını sağlar.”